12 Ocak 2010 Salı

Üstad Necip Fazıl Kısakürek


- Kendinden geçmek iman, kendinde olmak küfür.

- Sonum yokluk olsa, bu varlık niye…?

- Yarın elbet bizim, elbet bizimdir;
Gün doğmuş, gün batmış, ebed bizimdir!

- Tomurcuk derdinde olmayan ağaç, odundur.

- Kadın ; Hristiyanlıkta yol kesici bir engel, islamda ise yol açıcı bir kanattı.

- Kalbimi ve aklımı hep sağ elime verdim
Görevi olmasaydı, sol elimi keserdim.
- Gözler, ya merhamet ya da neferetin ışıldadığı bir kandildir.
- Ey düşmanım, sen benim ifadem ve hızımsın.
Gündüz geceye muhtaç, bana da sen lazımsın.

- Fikir besler, siyaset öldürür Siyaset, fikrin kendisi değil; posasıdır.

- Bir hadiseyi düşünebilmek için filozof olmaktan başka çare görmemek, düşünme hakkından vazgeçmek değil midir ?

- Ruhumu eritip de kalıpta dondurmuşlar
Onu ‘İstanbul’ diye toprağa kondurmuşlar.

- Bir tohumda ; gövdesi, dalları, yaprakları ve meyvesiyle bütün bir ağaç gizlidir.

- Kader, beyaz kağıda sütle yazılmış yazı,
Elindeyse beyazdan, gel de sıyır beyazı.

- Ne hasta bekler sabahı
Ne taze ölüyü mezar
Ne de şeytan bir günahı
Seni beklediğim kadar

- Sabır, çekilen şeyi duymamak değil, ona dayanmayı bilmektir.

- Arı bal yapar, fakat balı izah edemez.

- Zaman insanları değil armutları olgunlaştırır.

- Biz hohlaya hohlaya buz dağlarını erittik; şimdi ortalık çamurdan geçilmiyor.

- İhya etmek için ne kadar ilim lazımsa imha için de o kadar cehalet kafidir.

- Dağı tanıyan, nasıl tanımaz uçurumu?
Madem ki yükseliş var, iniş olmaz olur mu?

- Bir kalbim var ki benim,sevdiğinden burkulur.Kahredenden ziyade,sevilenden korkulur.

- Kapı kapı bu yolun son kapısı ölümse,
Her kapıda ağlayıp o kapıda gülümse.

- Dipsiz hasrete tuzak
En yakınken en uzak
Tadı zehrinde erzak;
KADIN!

- Ölenler yeniden doğarmış, gerçek!
Tabut değildir bu, bir tahta kundak
Bu ağır hediye kime gidecek
Çakılır çakılmaz üstüne kapak?

- Sual = ey veli, insan nasıl olmalı, söyle!
Cevap = son anda nasıl olacaksa hep öyle!

- Dostlarım ev eşyamdı, bir bir gitti diyorum.
Artık boş odalarda ölümü bekliyorum.

- Anlamak yok çocuğum, anlar gibi olmak var.
Akıl için son tavır, saçlarını yolmak var.

- Her ağızda her telde fanilik dırıltısı
Sonunda tek bir şarkı, tabutun gıcırtısı.

- Tahtadan yapılmış bir uzun kutu
Baş tarafı geniş, ayak ucu dar
Çakanlar bilir ki bu boş tabutu
Bir gün kendileri dolduracaklar

- Minarede ‘ölü var’ diye bir acı sala
Er kişi niyetine saf saf namaz..ne ala
Böyledir de ölüme kimse inanmaz hala
Ne tabutu taşıyan, ne de toprağı kazan

- Son gün olmasın dostum, çelengim, top arabam
Alıp beni götürsün, tam 4 inanmış adam.

Necip Fazıl KISAKÜREK

Hiç yorum yok:

Yorum Gönder